-
EMPATİ
Empati, kişinin diğer insanların ne hissettiğini anlama ve onların açısından bakarak, durumu içselleştirip, kendini o kişinin yerine koymasıdır. Kendini bir başkasının yerine koymak ve onun hissettiklerini hissetmek anlamını taşır. Bu durumda kişi aynı deneyimi yaşıyormuş gibi hisseder. Empatinin, ilişkileri güçlendirme, başkalarıyla sosyal bağlar kurma, kişinin kendi duygularını tanıyıp, düzenlenme, duygularını ve kendini anlamasına katkı, başkalarına yardım etmeye teşvik gibi işlevleri vardır. Empati kurmak bir çok kişinin zorlandığı bir durum. Bizim toplumumuzda ise empati genellikle; Ben senin yerinde olsam, şöyle yapardım. Senin yerinde olsam, öyle davranmazdım. Gibi empati ile hiç te ilgisi olmayan akıl verme durumu gibi algılanıyor. Empati öğrenilebilir ve güçlendirilebilir bir olgu. Empati becerisi kazanmak ve geliştirmek…
-
TEĞMENLER
Bu yıl, Türk Silahlı Kuvvetleri tarihinde ilk defa 3 askeri okulunda birincisi kadın oldu. Hava Harp Okulu Birincisi Teğmen İkra Kuyumcu Kara Harp Okulu Birincisi Teğmen Ebru Eroğlu Deniz Harp Okulu Birincisi Teğmen Şeyda Yıldırım Ülkemiz adına gurur verici bir gelişme, 30 Ağustos Zafer Bayramı’nda Kara Harp Okulu’nun mezuniyet töreninde okunan askerlik yemini ve kılıç çatma geleneğinin yerine getirilmesi sonrasında, teğmenler disipline sevk edildi. Teğmenlerin ve Türk Silahlı Kuvvetleri mensuplarının Kurtuluş Savaşı sırasında yoktan bir ordu kuran ve yurdu düşman işgalinden kurtaran Başkomutan Mustafa Kemal Atatürk’e bağlılıklarını ilan etmelerinden daha doğal ne olabilir ki ? Elbette ki olamaz… Ancak, suçlu psikolojisinde, hep bir korku ve endişe vardır. Cezalandırma…
-
EZBER
İfadesiz yüzler, mutsuz suratlar, bütün ilgisini elindeki akıllı oyuncağı telefonuna verenler, suskundular. Konuşulacak ne çok şey vardı oysa. Kimse kimsenin yüzüne bakmıyor, hal hatır sormuyordu. Bilgiden yada bilgelikten değildi, suskunlukları. Fırtına öncesi sessizliğe benzer bir suskunluktu. Konuştuklarında ise, sanki ders çalışıp ezberlemişler misali, aynı şeyleri söyleyip aynı yorumları yapıyorlardı. Farklılıklar, farklı düşünceler kabul görmüyordu. Herkes kendini pazarlamanın, kendini olduğundan farklı göstermenin çabası içindeydi. Nerede ise her hafta bir çocuk istismar, aile ihmali, yangın vb. gibi anlamsız, saçma, kabul edilemez sebeplerle öldürülürken. Ne yöneticiler önlem alıyor, ne de çocuk sahipleri olanlardan ders alıyordu. Çocuklar yine sokaklarda, sahipsizce dolaşıyor, kimisi de para kazanmak için uğraşıyordu. Vahşetin dozu her gün artıyor, adı anne…
-
NAMUS MU DEDİNİZ !
21 Ağustos günü Diyarbakır’ın Bağlar İlçesi Tavşantepe köyünde katledilen Narin’in duruşması 7 Kasım 2024 Perşembe günü başladı. Duruşmanın 3.gününde anne Yüksel Güran “Kızımı unutmuşum. Namusumun derdindeyim” diyerek isyan etti. Türk Dil Kurumu sözlüğünde namus kavramı iki farklı şekilde açıklanır. “Bir toplum içinde ahlak kurallarına ve toplumsal değerlere bağlılık, iffet” diğeri ise “Dürüstlük ve doğruluk” şeklindedir. Ne yazık ki toplumumzda namus kavramı bu anlamların dışında, sadece kadının cinselliği üzerinden algılanmakta. Namus cinayetleri de bunun en belirgin örneği. Ahlak kuralları ya da toplumsal değerleri sadece kadın erkek ilişkisi üzerinden düşününce de, her türlü ahlaksızlığı yapıp, toplumun değerlerine saygı göstermeyip, kendini namuslu sananlar da çok oluyor toplumda. İkinci tanımda da belirtildiği üzere, namuslu…
-
UYANMA VAKTİ
Tusaş saldırısında, hayatını kaybedenlere Allah’tan rahmet, yakınlarına sabırlar, yaralılara da şifa diliyorum. Anayasa Mahkemesi’nin kararlarını hiçe sayanlar, seçilmiş milletvekili Can Atalay’ın hapisten çıkmasına engel olanlar, bebek katili, terörist başının “umut hakkı”nı savunuyorlar. En az 50.000 kişinin ölümüne sebep olmuş bir caninin “umut hakkı” olmaz. Ölenlerin “yaşam hakkı” ne olacak ? Devlet Bahçeli’nin söyledikleri karşısında, şaşıranlar oldu, bende şaşıranlara şaşırıyorum. Daha 1,5 yıl önce Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde İmralı’daki bebek katilinin mektubunu TRT ekranlarında okutup, terör örgütü ile birlikte hareket edenin Kemal Kılıçdaroğlu ve CHP olduğu yalanını söylemediler mi ? Montaj videolarını mitinglerde izletmediler mi ? Daha önceki açılım sürecinde de, Oslo görüşmeleri vb. İmralı ile birlikte hareket etmediler mi ? Devlet Bahçeli,…
-
YENİDOĞAN ÇETESİ
Yeni doğan çetesi, 112 Acil Çağrı merkezinde çalışan kişilerle ortak hareket edip, sağlıklı bebekleri ve hasta bebekleri önceden anlaştıkları özel hastanelerin yenidoğan yoğun bakım ünitelerine sevk ettirerek, bu yolla özel hastanelere günlük 7-8 bin lira ücret kazandıran, Sgk’yı ve aileleri dolandıran çete… Hastanelerde bebeklere tam bakılmadığı ve bir takım ihmaller zinciri sonunda bebekleri öldüren çete… Çete kelimesi hafif kalıyor… Savaşta bile bebeklere dokunulmaz iken, bebekleri öldürmek ! Aklın almayacağı, vicdanın kabul etmediği olaylar zinciri… Bebekler üzerinde deney yapıldığına dair iddialar da var. En az yirmi hastanenin anlaşmalı olduğu iddia ediliyor ve bu hastaneler hala açık. Olay denetim sonucunda değil, 2023 yılında Cimer’e yapılan ihbar sonucunda ortaya çıkıyor. 2023 öncesinde yaşananlar,…
-
ARA Kİ BULASIN
Vicdan insanı diğer canlılardan ayıran en önemli olgu. Nedir vicdan ? Kişiyi kendi davranışlarıyla ilgili olarak bir yargıda bulunmaya yönelten, kişinin kendi ahlaki değerleri üzerinde dolaysız ve kendiliğinden yargılama yapmasını sağlayan, kişiye doğruyu ve iyiyi yapma yükümünü de yükleyen içsel güç. Vicdanlı insan bir konu hakkında hüküm ya da karar vermeden önce düşünür, sorgular, karşısındaki kişi yada kişilere zarar verip, vermeyeceğini ölçer, biçer ve ona göre davranır. Vicdan olgusunun gelişmesi için kişinin merhamet ve empati duygularına sahip olması gereklidir. Kişi de, merhamet ve empati duygusu yoksa vicdan körelir, yok olur. Son zamanlarda ülkede olanlara baktıkça görüyorumki, vicdanllılar ve vicdansızlar olarak ikiye bölünmüş gibi ülke… Narin cinayeti, 2 yaşında istismar sonucu…
-
GEL BARIŞALIM
Mhp lideri Devlet Bahçeli 1 Ekim’de partisinin grup toplantısı sırasında yaptığı konuşmada, eski Ülkü Ocakları Başkanı Sinan Ateş’in öldürülmesi ile ilgili olarak, Halk Tv gazetecilerini ve Chp Genel Başkanı Özgür Özel’i hedef alarak “Chp Genel Başkanı’nın mahkeme kapılarında bir avuç Mhp düşmanıyla esip gürlemesi, batık gemiler gibi sallanması tek kelimeyle yüzsüzlüktür. Özgür Özel sana diyorum, iddiaların aynen şahsın gibi çürüktür, bastığın yaş tahta bindiğin patlak lastikli dolmuş, tutsağı olduğun tezvirat cambazlığı seni hiçbir yere götürmeyecektir. Buradan sesleniyorum Halk TV ve Chp ayağınızı denk alın, dört soytarı muhabirle Milliyetçi Hareket Partisi’ni sorgulayamazsanız, sorgulatmayız.” Dedi. Aynı gün Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde düzenelenen yeni yasama yılı resepsiyonuna katılan Mhp lideri Devlet Bahçeli Özgür…
-
ADALET ARANIYOR
Ümraniye’de motosiklet hırsızlığı suçundan yakalanan Yunus Emre Geçit gözaltına alınıp, karakoldan kaçıyor ve yakalanmaya çalışırken polis memurunun silahını alıp ateş açıyor ve 27 yaşındaki polis memuru Şeyda Yılmaz şehit oluyor. Yunus Emre Geçit 19 yaşında ve 26 suçtan sabıkalı, suçlarının arasında, çocuğa cinsel istismar, gasp, yaralama, vb. gibi suçlar bulunuyor. Olay sırasında Yunus Emre Geçit’in annesi de karakolda ve annede yaralanıyor. Polis memuru Şeyda Yılmaz’ın şehit olması sonucu Yunus Emre Geçit’in annesi dahi isyan ediyor. “Hiçbir anne evladının kötü olmasını istemez. 26 suçtan benim çocuğumun kaydı varsa niye devlet bunu almadı? O kadar yalvardım. O kadar karakollara gittim. ‘Bu çocuk bağımlı, bu çocuk madde satıyor, bu çocuk madde kullanıyor.’ Bunların…
-
AHMAK
Kültürümüz araştırıldığında; eskiden kadınların toplumda daha çok korunduğu anlaşılıyor. Türk toplumunda kadına verilen değer, Türklerin kutsal ve önem verdikleri haklara “ana hakkı” demeleri ve üzerinde yaşayıp büyüdükleri topraklara anavatan, en üst yasaya anayasa denmesi gibi terimlerden anlaşılabilir. Türk ailesinde tek eşliliğin vazgeçilmez bir özellik olması, kadınlarında erkeklerle aynı hak ve yetkilere sahip olması. Kadının horlanması, dövülmesi, itilip kakılması mümkün değildir. Yörük kadınları, eşinden şiddet görmesi halinde mor cepken giyerek, toplum içinde görünür yerde dolaşarak, kocasını boşadığını ifade eder. Bu durumda da toplum kadının yanında yer alır, eşine dayak atan kocayı toplumdan dışlar, eşe selam bile verilmezdi. Mor cepken ve kadının erkek ile eşit haklara sahip olma geleneği Türk’lerin islamiyeti kabul…