-
EZBER
İfadesiz yüzler, mutsuz suratlar, bütün ilgisini elindeki akıllı oyuncağı telefonuna verenler, suskundular. Konuşulacak ne çok şey vardı oysa. Kimse kimsenin yüzüne bakmıyor, hal hatır sormuyordu. Bilgiden yada bilgelikten değildi, suskunlukları. Fırtına öncesi sessizliğe benzer bir suskunluktu. Konuştuklarında ise, sanki ders çalışıp ezberlemişler misali, aynı şeyleri söyleyip aynı yorumları yapıyorlardı. Farklılıklar, farklı düşünceler kabul görmüyordu. Herkes kendini pazarlamanın, kendini olduğundan farklı göstermenin çabası içindeydi. Nerede ise her hafta bir çocuk istismar, aile ihmali, yangın vb. gibi anlamsız, saçma, kabul edilemez sebeplerle öldürülürken. Ne yöneticiler önlem alıyor, ne de çocuk sahipleri olanlardan ders alıyordu. Çocuklar yine sokaklarda, sahipsizce dolaşıyor, kimisi de para kazanmak için uğraşıyordu. Vahşetin dozu her gün artıyor, adı anne…