UYANMA VAKTİ

Tusaş saldırısında, hayatını kaybedenlere Allah’tan rahmet, yakınlarına sabırlar, yaralılara da şifa diliyorum.

Anayasa Mahkemesi’nin kararlarını hiçe sayanlar, seçilmiş milletvekili Can Atalay’ın hapisten çıkmasına engel olanlar, bebek katili, terörist başının “umut hakkı”nı savunuyorlar.

En az 50.000 kişinin ölümüne sebep olmuş bir caninin “umut hakkı” olmaz.

Ölenlerin “yaşam hakkı” ne olacak ?

Devlet Bahçeli’nin söyledikleri karşısında, şaşıranlar oldu, bende şaşıranlara şaşırıyorum.

Daha 1,5 yıl önce Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde İmralı’daki bebek katilinin mektubunu TRT ekranlarında okutup, terör örgütü ile birlikte hareket edenin Kemal Kılıçdaroğlu ve CHP olduğu yalanını söylemediler mi ?

Montaj videolarını mitinglerde izletmediler mi ? Daha önceki açılım sürecinde de, Oslo görüşmeleri vb. İmralı ile birlikte hareket etmediler mi ?

Devlet Bahçeli, başbakan iken Tayyip Erdoğan’ı kıyasıya eleştirdiği halde, 2018 yılında ani bir dönüşle birlikte hükümet kurmadı mı ?

O günden itibarende hep hükümet ortağının yanında oldu.

Geçmişi doğru analiz edersek, bugünü anlamamız kolaylaşır.

2007 Yılından 2019 yılına kadar Ergenekon davası adı altında Türk Ordusu’nun komutanları hapse atıldı.

7 Haziran 2015’te yapılan seçimlerde, AKP iktidar çoğunluğunu kaybetti.HDP artış gösterdi. AKP’nin oy oranı % 40,8 HDP % 13,1 idi.

10 Ekim 2015’de Barış Mitingi için toplananlara bombalı saldırı düzenlendi. 103 kişi hayatını kaybetti. 500’den fazla kişi yaralandı. Terör olayları arttı, güvenlik kaygısı öne çıktı. 1 Kasım’da tekrar yapılan seçimde, AKP % 49,5 oy alarak 317 milletvekili ile tekrar iktidar oldu. HDP oyları % 10,7’ye geriledi.

15 Temmuz 2016’da Fetö Terör Örgütü’nün darbe girişimi sonrasında askeri okullar, askeri hastaneler kapatıldı. Ordu yeniden şekillendirildi. Ordunun bütünlüğü bozuldu.

Devlet Bahçeli’nin çağrısı üzerine 11 Ekim 2016’da başkanlık sistemine geçişi içeren Anayasa değişikliği önerisi meclise sunuldu. Sistemin isim babası da yine Devlet Bahçeli’ydi. “Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi”

4 Kasım 2016’da “Seni başkan yaptırmayacağız” diyen HDP eş başkanı Selahattin Demirtaş ve 9 HDP milletvekili terör örgütü kurma suçu ile gözaltına alındı ve hapse atıldı.

16 Nisan 2017’de yapılan referandumda başkanlık sistemine geçişi içeren 18 maddelik anayasa değişikliği kabul edildi ve 9 Temmuz 2018’den itibaren başkanlık sistemi uygulanmaya başladı Bu tarihten itibaren yetkiler tek kişinin elinde toplanmaya başladı.

31 Mart 2024’de yapılan belediye seçimlerinde Cumhur İttifakı yine oy kaybetti. Seçimler sonrasında, anayasa değişikliği ve anayasanın ilk 4 maddesinin değişmesi konusu sık sık gündeme geldi.

22 Mayıs 2024’de Resmi Gazete’de yayımlanan Yönetmelik ile Seferberlik ve Savaş Hali İlan Etme Yetkisi’de Cumhurbaşkanı Erdoğan’a geçti.

30 Eylül 2024’de görülen Sinan Ateş davasında, Devlet Bahçeli önce esip, gürledi sonra geri adım attı. 1 Ekim’de Dem Parti milletvekilleriyle tokalaştı.

Aynı gün İran’ın, aylardır Gazze ve Lübnan’a soykırım saldırısı yapan İsrail’e füze saldırısı gerçekleşti.

10 Ekim 2024’de Cumhurbaşkanı Erdoğan İsrail’in bize saldırabileceğini söyledi

2011 yılından itibaren ülkemize sığınmacı akını başladı ve hiç durmadı. Bu kişilere vatandaşlık bile verildi.

22 Ekim 2024’de Devlet Bahçeli hepimizin bildiği gibi İmralı’daki bebek katilini meclise davet etti. Aynı gün Özgür Özel kendini poker masasında zannedip, el yükseltiyorum, kürtlere bir devlet teklif ediyorum dedi.

23 Ekim 2024’de Savunma Sanayimizin gözbebeği TUSAŞ’a PKK tarafından terör saldırısı düzenlendi.

Biraz araştırılınca görülüyor ki, TUSAŞ gibi önemli bir kurumun güvenliğini Cat Güvenlik adında taşeron bir firma sağlıyor.

Güvenlik zaafiyeti, ihmal, adına ne derseniz deyin, kabul edilemez bir durum.

Söz konusu saldırı, hangi dış güç tarafından yaptırıldı ?

İsrail’in bize saldıracağı söylendiği halde neden güvenlik önlemleri artırılmadı ?

Barış dedikleri, ülkenin bölünme süreci mi ?

 Irak ve Suriye’den sonra sıra Türkiye’de mi?

Büyük Ortadoğu Projesinin tamamlanma süreci mi ?

Anayasa değişikliği ile kastedilen üniter devlet yapısından, federasyon devlet yapısına geçiş mi ?

Yorumu siz okurlarıma bırakıyorum ve yazımı Atam’ın

“Milletin istiklalini yine milletin azim ve kararı kurtaracaktır” sözü ile bitiriyorum.

24.10.2024-